Hayvanı Bayıltarak Helal Kesim
Bayıltma metotlarını kullanmak suretiyle hayvan bayıltıldıktan sonra, şayet hayvan hayat-ı müstekirre ile hayatta ise ve bıçakla bir Müslüman tarafından daha ölmeden kesiliyorsa, o hayvanın yenilip yenilmemesi durumu bir bakıma ıztırari kesim şartlarına kıyas edilebilir mi, edilemez mi?
Aslında şoklanmadan veya vurulmadan önce hayvan gayet sağlıklı ve sıhhatli iken, bir anda ölüme yakın hasta hâlindeki bir hayvan konumuna bilinçli olarak getiriliyor. Bilhassa Mâlikî mezhebi uleması, beyninden vurularak hareketsiz hâle getirilen hayvanın yenilmesine bu durum engeldir, kanaatini belirtiyorlar. Çünkü hayvan ölümcül yerine öldürücü bir darbe almıştır, diyorlar. Gerçekten de başından vurularak hareketsiz hâle getirilen büyükbaş hayvanın beyni parçalanıyor, bu da onun için öldürücü bir etkendir. Dolayısı ile böyle metotlarla hayvanın bayıltılmasını doğru bulmuyoruz. Hayvanın bayıltılmadan sakinleştirilmesini sağlayacak kafes sistemi benzeri metotların geliştirilmesi ve otoritelere kabul ettirilmesi bir zarurettir, diye inanıyoruz.
Buna rağmen yasal ve benzeri zorunluluk olan ülkelerde bayıltma ve sakinleştirme metotları kullanılarak boğazlamaya da “umumi ihtiyaç zarureti”nden dolayı yasal şartlar elverinceye kadar cevaz ile hükmedilebileceğini ifade ediyoruz. Ancak bayıltılarak kesilen hayvanda, mutlaka hayat-ı müstekirre (tam manasıyla canlı olma) şartının muhafazası ve şeri kesim şartlarının mutlaka gözetilmesi gerekir, diyoruz.
Bu şeri kesim şartının kümes hayvanları için de geçerli olduğu ve kesilmesi lazım gelen uzuvların en az üç tanesinin kesilmesinin gerektiği de hatırlatılmalıdır. Bundan dolayı da tavuklar makinede kesiliyorsa, makineler ekstra bıçaklarla desteklenmeli veya Müslüman kasaplar bulundurulmalı ve kesimin İslami usullerle uygun olması sağlanmalıdır.